6 Ekim 2017 Cuma

PRATİK KİMONO DİKİMİ

Hayırlı Cumalar

Pratikten bir kimono diktim, giydim de bir türlü paylaşamadım. İstedim ki nasıl diktiğimi de anlatayım. Dikerken video çekemediğim için küçük bir parça kumaşla nasıl diktiğimi anlatmaya çalıştım. Aslında oldukça basit bir model olduğu için anlatmaya bile gerek yok ya neyse. 

Kumaşım fotoğrafta gördüğünüz kadardı. Kumaşıma kıyamadığım için çok düşündüm ne dikeceğimi. Sürekli giyeceğim bir modelde olsun istiyordum ama kumaş yetmiyordu. En sonunda kumaştan çok az bir parça keserek böyle bir model çıkardım. 


Kol altı


1. Kumaşımı dörde katladım 
2. Dört kat kumaşta önce arka yakayı kestim
3. Tüm kumaşı açıp ortadan ikiye katladım ve ön kısmı açtım
4. Ön yakayı V şeklinde düzelttim
5. Yüzü yüzüne gelecek şekilde katlayıp istediğim genişlikte kol boşluğu bırakarak koltuk altını diktim
6. Etek uçlarını içe kıvırıp diktim
7. Yakayı boylu boyunca içe kıvırıp diktim
8. Kol ağızlarını içe kıvırıp diktim
ve finish


Yazın her yerde giyilmelik salaş salaş bir model oldu.  







29 Eylül 2017 Cuma

PRATİK PENYE ELBİSE VE KLOŞ ETEK

Hayırlı Cumalar


Çarşamba pazarından aldığım bu çelik penye kumaşla, bayramda evde giymek için bir elbise bir de etek diktim.
Eteğim bir çok kıyafetle kombinlenebildiği gibi yine bayramda giymek için diktiğim degaje yaka bluzüm ile de çok uyumlu oldu bencee.  

Elbisem yarasa kollu düz basit bir model. 
Kumaşımı dörde katlayıp düz bir bluz kalıbımı yerleştirdim ve yukarıdaki gibi düşük omuzlu bir elbise şeklinde biçtim. Kumaş dört kat iken önce arka yakayı kestim sonra arka parçayı ayırıp ön yakaya şekil verdim.  

 

Elbisemin yakasını bant döndüm, kol ve etek uçlarını da kıvırdım. 
 Eteğim de kloş. 
Kumaşımı ikiye katladım 3'e böldüğüm bel ölçüme göre belini ve istediğim uzunlukta da eteğini biçtim. Açıkta kalan kısmı diktim. Beline aynı ölçüde bir kemer dikip lastik geçirdim. Eteğini de bir kat kıvırdım. 
Eteğimi çok giydim ama henüz üzerimde fotoğraflayamadım.     



Elbisem de o gün bu gündür evde üzerimde :) 



27 Eylül 2017 Çarşamba

APLİKELİ GINGHAM ELBİSE



Instagram da bol bol yayınladığım elbisemi bir de buradan anlatayım. Üst beden için sıradan bir gömlek kalıbı kullandım. Eteğini kloş istedim ama kumaşım yetmeyince, kloşa en yakın görüntüyü sağlamak için bel ölçüsünü dörde bölüp aşağıdaki gibi dört parçalı bir etek biçtim.  
    
Omuzuna ütüyle yapıştırılan bir aplike, beline de uzuunnn bir kuşak ve elbisem bitti. Böyle de giyildi. 




26 Eylül 2017 Salı

DEGAJE YAKA BLUZ VE KALIBI

Merhababa 

Genellikle yakası derli toplu modelleri giymeyi tercih etsem de, bu sefer bir değişiklik yaptım ve bir degaje yaka bluz dikmeye karar verdim. 




Bluzum için Burda dergisi 2013/01 sayısının kapağındaki bu en derli toplu degaje yakalı kalıbı kullandım. Sorunsuz bir kalıp dikmek isteyenlere tavsiye edebilirim.  




Kumaşım kaygan bir kumaş aslında ama modelden midir bilmem dikişi çok kolay oldu.  

Kalıptan bağımsız olarak eteğini arkası uzun önü kısa olacak şekilde biçtim ve yanlardan yırtmaç bıraktım. 


Pantolonla, etekle bol bol giydim bluzumu. Onları da instagram da görebilirsiniz.  

Sevgiler 


19 Eylül 2017 Salı

Göz Migreni - 2

Merhaba,  

Bir dikiş blogu yazdığım halde, 2014 yılında göz migreni hakkında yazdığım bu yazı en çok okunan ve en çok soru aldığım yazılarımdan biri oldu! :) 

Bu rahatsızlığı yaşayanlardan sık sık nasıl oldu, neler yaptınız, şimdi nasıl, geçti mi gibi sorular aldığım için yaşadığım süreç ve son durumla ilgili genel bir yazı yazmak istedim. 


İlk olarak şunu söylemeliyim, evet can sıkıcı bir rahatsızlık ama çaresi de yok değil. Allah dermansız dert vermesin diyelim ve halimize şükredelim



Şimdi kısaca o dönem neler yaşadığım, devamındaki ilaç tedavisi ve şuan ki süreçle ilgili bilgiler vermeye çalışayım. 



İlk atağı yaşadığımda eşimle sokaktaydık ve ben birden insanların yüzlerinin sol tarafını özellikle gözlerini görememeye başladım. Bir bütün olarak insanlara baktığımda bulanıkta olsa görebiliyordum ama yüzlerine baktığımda sol taraflarını göremiyordum. O anda eşimin koluna sıkıca sarıldım ve "sanırım kafayı üşüttüm" dedim. Evet o anda benim gibi ya gözlerinizi ya da akıl sağlığınızı yitirdiğinizi düşünebilirsiniz ancak paniklemeye gerek yok! 

Yarım saat kadar yolumuzun üzerindeki her şeye dikkatlice baktım ama değişen bir şey olmadı. Yarım saat sonra ise ensemden başlayan bir ağrı ile gözlerim düzeldi. Takip eden günlerde gittiğimiz bir Nörolog ve bir Psikiyatrist durumu anlamayınca benim ataklarım haftada üç defaya kadar çıkmaya başladı. Artık tek başıma sokağa çıkmaya korkar olmuştum çünkü ne zaman ve ne şiddette olacağı hiç belli olmuyordu. Olduğu anda ise en az yarım saat oturup geçmesini beklemem gerekiyordu. Daha sonra başka bir Nörolog doktora gittik, nihayet o teşhis koyabildi ve başladı tedavi süreci.


Verdiği ilacın ilk kutusunu bitirdiğimde ataklar neredeyse kesilmişti. Ancak doktor ilacı üç ay daha kullanmam gerektiğini söylemişti. İlaca devam ettim fakat o süreçte bir şeyler ters gidiyordu ve ben farkında değildim! 



Hadi itiraf edin, sizinde aranızda benim gibi ilaç prespektüsündeki yan etkileri okuduktan sonra kendini dinleyip ilacın yan etkilerini görmeye başladığına inananlarınız vardır :) hadi hadiii! Ben eskiden inanırdım ve bu migrenden kurtulmak için üç ay boyunca ilacın yan etkilerini okumadan ilaca devam ettim. Bu üç aylık dönemde tamamen farklı bir Hande olmuş, bomboş bakıyor, kimseyle iletişim kuramıyor ve aşırı kilo alıyordum. Herkes neyin var diye sorup duruyor, nasihatler ediyorlardı ama benim bir şeyim yoktu! Nihayet durumdan şüphe edip ilacın yan etkilerini okumaya karar verdiğimde, tüm belirtilerin bende nüksettiğini gördüm. Migren ataklarım da geçtiği için tekrar ederse doktora gider başka bir ilaç isterim diyerek ilacı bıraktım. Zamanla kendime geldim ama kilolar kaldı. Bu tür ilaçları kullanırken tuz alımına çok dikkat etmek gerekiyormuş. Doktor beni bu konuda uyarmadığı için herhangi bir diyet uygulamadım ve kilo almam kaçınılmaz oldu. Prespektüs meselesini merak ediyorsanız da, artık her ilacın yan etkisini okuyorum ilaç dokunacaksa okusanız da okumasanız da dokunuyor zaten. Saçma ve komik belki ama böyle hissedenler için bunu da özellikle yazdım.    



Eveeet, yaklaşık 7-8 ay öncesine kadar hiç migren atağı yaşamamıştım. Ama bir gün yine oldu! Çok hafifti ve 5-10 dakika içinde yerini baş ağrısına bırakarak geçti. Şimdilerde ara ara özellikle sağ kaşımın üstünde bir ağrı ve hafif bir bulanık görme şeklinde kendini gösteriyor. Sanırım seyrini biraz değiştirdi artık. 



Bu süreçte öğrendim ki bunu tetikleyen faktörlerden en önemlisi göz yorgunluğu! Bende uykusuzluk, güneşin ve bilgisayar, televizyon, telefon gibi cihazların aşırı ışığına maruz kalmak migren ataklarının gelişmesine sebep oluyor. Evet yaklaşık 20 yıldır günde 8 saat bilgisayar karşısında çalışıyorum ama bende migrene sebep olan faktörlerden biri de maalesef gece yarılarına kadar dikiş dikmiş olmamdı! Düşünsenize bütün gün bilgisayar karşısında çalışmışsınız, uykusuzsunuz ve inatla gecenin bir yarısı loş ışıkta dikiş dikmeye çalışıyorsunuz ve ertesi gün 2-3 saat uyku ile tekrar işe gidiyorsunuz. Böyle bir düzende migren hastası olmamanız için hiçbir sebep yok. 



Peki ben ne yapıyorum... 

Benim migren ataklarım, genellikle uzun süre bilgisayar karşısında dikkat gerektiren işler yaptığımda, telefona uzun süre baktığımda, güneşe gözlüksüz çıktığımda yani kısaca gözlerimi çok yorduğum zamanlarda tekrar ediyor. Dediğim gibi full sekiz saat bilgisayar karşısında çalışıyorum ve işim dışında internetteki çok uzun yazıları okumamaya, videolar izlememeye özen gösteriyorum çünkü uzun süre ekrana odaklandığım da görme bozukluğu başlıyor ve ertesi gün mutlaka baş ağrısı çekiyorum. 


Özellikle telefon! Mesela instagram da uzun süre dolaşmak benim için tam bir migren tetikleyici. Ekranın ışığı ve o kaydırma hareketi gözleri inanılmaz yoruyor. Onun için eğer gün içinde çok yorulduysam telefona bakmamaya çalışıyorum dayanamayıp bakarsam da kısa süreli de olsa tercihimi instagramdan yana kullanıyorum, napiiimm :) Neyse ki televizyon izlemek gibi bir alışkanlığım yok da ondan kurtardım :) 

        
Onun dışında uyku çok önemli, doktorlar 5 saati deliksiz en az 8 saat uykunun şart olduğunu söylüyorlar. Benim uyku düzenim bozulduğu zaman da migren atağım başlıyor.  


Veee kafein kullanımına dikkat etmek gerekiyormuş. Mesela çok sevsem de kahve bana dokunuyor ama günde bir adet Türk kahvesi tüketilmesinin migrene iyi geldiğini söyleyenler de var. Bunu doktora danışmak lazım! Diğer alkol ve sigara kullanımının sakıncalarından ise bahsetmeme gerek yoktur sanırım. Direk yeşilaycı olmanızı tavsiye ederim ;)   



Yukarıda da dediğim gibi ben de migrenin seyri biraz değişti, bazen sadece ufak bir ağrı, bazende bulanık görme şeklinde gösteriyor kendisini. Böyle durumlarda eğer önlem almazsam üç gün süren bir baş ağrısı serüveni başlamış oluyor. Bunun için hissettiğimde hafif bir ağrı kesici alıyor ve uykuma dikkat etmeye çalışıyorum. 



Aslında özetle mesele gözleri çok yormamak, sağlıklı beslenmek ve düzenli uyumak.   

  
Bunlar tamamen kendi deneyimlerim, tabii ki size en doğru bilgi ve tavsiyeyi doktorunuz verecek. 


Dilerim göz migreni yaşayanlar için faydalı bir yayın olmuştur. Gerçi bir migren hastasının bunu okuması migren tetikleme sebebi ve benim bile yazıp kontrol ederken bir kaç defa migrenim tuttu ama bir seferlik okuyacağız artık :) 



Allah bütün hastalara şifalar versin inşallah. 


Herkese bol sağlıklı günler.


Hande 
     

18 Eylül 2017 Pazartesi

V YAKA TRİKO BLUZ

Günaydın, 


Çarşamba pazarından aldığım bir metre triko kumaş, böyle çok sevilesi bir bluz oldu. 


Esnek kumaşlar için kullandığım kalıbımın sadece yakasını V olarak değiştirdim. Yakayı bantla döndüm, kol ve etek uçlarını da kıvırıp tamamladım.  


Daha önce diktiğim tam daire kloş dantel eteğim ile de kombinledim. 


Herkese keyifli, mutlu haftalar. 


29 Ağustos 2017 Salı

SARI FIRFIRLI BLUZ

Merhaba, 

Bu yaz diktiğim son sarıyı da paylaşayım artık. Pek bir sarı severmişim de haberim yokmuş meğer!!!



Daha önce diktiğim sarı penye elbiseden artan kumaşlarla diktim bu bluzü de. Önce belden itibaren büzgülü ve önü kısa arkası uzun bir bluz diktim. Ama hoşuma gitmedi ve biraz hareketlendirmek için bel kısmını sağdan sola doğru asimetrik bir şekilde biçip büzgüyü üç kat yapmaya karar verdim. Elimdeki kumaş sadece iki kata yettiği için ikisinin arasına dantel bir parça ekleyerek etekleri üç kat yapmayı başardım. Biraz fazla hareketli oldu ama olsun, sevdim ben.







Instagram dostlarımızdan Zehra hanım'ın organize ettiği, dikiş severlerin buluştuğu etkinliğe diktiğimizi giyerek gidecektik ama ben rengi ve fırfırları sebebiyle abartılı bulduğum için giymeye cesaret edememiştim, sadece fikirlerini almak için yanımda götürdüm ama ustalarım beğendiler ve ısrarlara dayanamayıp orada giydim bluzümü.      


Abartılı buluyorsan ve giymeyeceksen niye böyle bir şey dikiyorsun dimi??? Dikiş böyle bir şey işte giymeyeceğin şeyi de sırf zevk için dikersin! 



21 Ağustos 2017 Pazartesi

HAKİ ELBİSELERİM


Merhaba, 

Yine daha önce instagram da paylaştığım elbiselerimle buradayım. Instagram da paylaşmak kolay oluyor tabi! Ama diktiğim şeylerin bloğumda da bulunmasını istiyorum, onun için yavaş yavaş da olsa diktiğim kıyafetleri burada paylaşmaya çalışacağım.    
  
Önce kısacıkta olsa bu sene sevdalandığım haki renginden bahsetmek istiyorum! Genellikle işe giderken sade, abartısız renkler giymeyi tercih ederim. Haki de abartısız ve sıradanlığını sevdiğim en güzel renklerden biri. Ayrıca birçok renk ve aksesuar ile kombinlenebilen çok kilit de bir renk bence. 
Bir haki parçayı siyah, taba, kahverengi, lacivert, beyaz yada siyah beyaz çizgililer ile kombinleyip, gold detaylı takılar ve değişik aksesuarlarla hareketlendirerek hem spor hem de şık bir görüntü elde edebilirsiniz.  

Benim haki parçalar ile yaptığım kombinlerden bazıları da aşağıda. 






  
Tam daire kloş çalıştığım bu dantel eteğimi de bloğum da paylaşmaya fırsat bulamamıştım. Yaz başı yaptığım haki bluz-kloş etek kombinim de bu parçalardan biri. 


Bu elbisemin pek bir detayı yok aslında. Zaten kumaşım da topu topu bu kadar olduğu için çok detaya girişemedim. Düz bir bluz kalıbını uzatarak kumaşa uyguladım. Gömlek yaka yapmayı planlamıştım ama istediğim gibi olmayınca pervaz yapıp bıraktım. Çok rahat bir elbise oldu. 

Bu elbisemin üst bedenine bir gömlek kalıbını bele kadar uygulayarak kullandım. Etek kısmını ise istediğim ölçüde biçtim ama sonra gözüme dar göründü. Daha kloş bir hava yaratmak için üçgen şeklinde kestiğim parçaları yanlara ekledim. Kumaşımın viskon ve desenli olması beldeki bu numarayı ve dikiş hatalarını gizlemiş oldu.  


Gömlek yakası ile uğraşmayıp yakasını biye ile dönüp bıraktım. 



Bu günlükte benden bu kadar, şimdilik hoşça kalın. :) 

11 Ağustos 2017 Cuma

PLAJ ÇANTASI

Herkese Merhaba,
Hayırlı Cumalar,  

Malum artık diktiğimiz 
her şeyi blogdan önce instagram da paylaşır olduk! Plaj çantamı da yine önce instagram arkadaşlarım gördü. Siz hala instagram hesabımı görmediyseniz buradan inceleyebilirsiniz. Bence siz de gelin, biz çok eğleniyoruz orada ;)     



Bir kaç sene önce bu kumaş çok modaydı, gören hemen bir parça alıyordu. Ben de Bakırköy pazarında böyle küçük bir parça almıştım. Ne yapacağıma da karar veremeyince bu zamana kadar bekledi. Geçenlerde bir plaj çantasına ihtiyacım oldu ve hemen değerlendirdim kumaşımı.




Model oldukça basit ancak uygun iğnem olmadığı için dikene kadar iki tane iğne kırdım. Bu nedenle tek askılı yapmak zorunda kaldım.  


Kısaca tarif edersem; 
İstediğim ölçüde bir dikdörtgen parça kestim
Uzun kenarları birleştirip diktim
İçine küçük bir cep diktim 
Çantanın ağız kısmını genişçe içe kıvırıp diktim ve bu parçaya geniş ilikler açtım.
İliklerden hasır bir kemerimi geçirip çantanın ağzını büzdüm. 
Aslında iki askılı bir çanta düşünüyordum ama iğneler dayanmayınca tek bir askı dikip bitirdim. 


Daha önce diktiğim sarı elbisemle de kombinledim. 



Omuzda yada çapraz olarak da kullanılabilen çok amaçlı bir çanta oldu.